HAKKIMDA

Aslen Sivaslıyız. Babamın çocukluğundan itibaren de Adanalıyık! Ben, babamın görevi dolayısıyla bir süre taşınmak zorunda kaldığımız Ankara’da doğmuşum. 20 Temmuz 1975'te. Anlayacağınız, yaza denk geldiğinden, doğumgünü kutlanmayanlardanım. 3 yaşıma kadar Erzurum’daki büyük teyzem büyütmüş beni. Sonra geri Adana'ya getirmişler. Zaman 'darbe' zamanı. Adı 'melekgirmez' olan bir sokakta oturduğumuzdan çocukluğum sokak yerine evde geçti. Kendimi okumaya ve ders çalışmaya verdim mecburen. İlkokulu Adana’da (hemen evimizin karşısında olan) Kazım Karabekir İlkokulu’nda okudum. Orayı okul birincisi olarak tamamladıktan sonra İstanbul’a özel bir koleje yatılı olarak gittim. 11 yaşında gurbet zor geldi. İngilizce hazırlık sınıfını bitirdikten sonra kendi isteğimle tekrar Adana’ya döndüm. Özel Adana Koleji’ne yazdırıldım! Ergenliği kolay atlattım denemez. Hatta atlatamadım bile denebilir. Ders yerine haylazlığa verdim kendimi. Neyse ki, bu dönem çok uzamadan İstanbul Özel Fatih Erkek Fen Lisesi’ni kazandım. Bu sefer dersle haylazlığı bir arada götürmeye çalıştım. Okulun dünya birincisi olan Biyoloji Takımı'nda olmama rağmen haylazlıkta daha başarılıymışım ki 1,5 sene sonra atıldım. Babam beni İzmir Özel Yamanlar Erkek Fen Lisesi'ne yazdırdı. Oradan da yarım dönemde atılarak, Lise 3’ü okumak üzere Adana’ya Özel Çukurova Bilfen Lisesi’ne geldim. Yıllar sonra karma bir okul! Şu an eşim olan Demet Baykara’yla orada tanıştım. Ben ODTÜ Matematik Bölümü’nü, o da Hacettepe Üniversitesi Matematik Bölümü’nü kazandı. Aşk yaşamak varken ders mi çalışılırmış! Derslere yine ara verdim. İlk yıllarım bilardo oynamakla geçti. Beş sene okuduğum ODTÜ'de beş yıl boyunca bilardo şampiyonu ben oldum. Bilardoya ve şans oyunlarına para yetiştirmek zordu ama. ‘ODTÜ’lüden Matematik ve İngilizce dersi’ şeklinde ilanlar hazırladım. Gece yarıları çıkıp otobüs duraklarına astım. Son paramla gazeteye ilan filan verdim. Bir-iki ilk veya ortaokul talebesine özel ders vermeye başladım. Sonra kartopu misali büyüdü. Ben bırakmak istesem onlar beni bırakmadı ve bu sayede hayat boyu ne iş yapacağım okul yıllarından belli oldu. 2000 senesinde Demet ile evlendik. 13 Ocak 2003’te Neslihan, 13 Ocak 2007’de Ceylin adında iki kızımız oldu. Burçlara zaten inanmıyordum, artık hiç inanmamaya başladım! 2 Ekim 2009’da da Kerem Tales adını verdiğimiz haylaz bir oğlumuz oldu. Kime çektiyse?! O zamanlar çok kızsam da sonradan yerden göğe haklı olduğunu anladığım rahmetli babamın emriyle(!) özel ders verme işine Ankara’dan dönerek Adana’da başladım. Adanalıların genelde her şeyi abartmasına ilk defa çok sevinmiştim. İki haftada 80 tane öğrencim olmuştu. Artık derslerimi öğrencinin evine giderek ve birer birer vermiyor, kiraladığım bir dairede dörtlü-beşli gruplara veriyordum. Yaklaşık 7 sene günde ortalama 16 saat ders verdim. Sonraları, bilgisayarı oyun oynama ve film seyretme aleti olmaktan çıkarıp matematik ve geometri sitelerine dadandım. Ama öyle böyle değil! Diyebilirim ki 10 sene güneşi görmeden yatmadım. Çok ama çok düşündüm, okudum, yazdım, çizdim, paylaştım. O ana kadar çözülememiş sorulardan birkaçını çözünce de onları yayımlama gereği duydum. Her parmak Matematik Dünyası Dergisi’ni gösteriyordu. Editörü olan Prof. Dr. Ali Nesin’e çekinerek yazdım, ve ilk yazımın yayımlanmasıyla MD yazar kadrosunda yerimi almıştım. Hemen ardından derginin Geometri Editörü oldum. Matematik Dünyası Dergisi’ne aralıksız 5-6 sene yazdım. Diğer yandan da ders sonu öğrencilerime verme maksadıyla ders notları yazıyordum. Ufak ufak da bilgisayara geçirip web sitemde yayınlıyordum. İnanılmaz ilgi görüyorlardı. Bir gün, Gelişim Yayınları’ndan ders notlarımın telifini satın almak istediklerine dair bir mesaj aldım ve tabanları yağlayıp doğru Ankara’ya gittim. Ben ne anlarım yayın işinden... Ali Hocam'ın tavsiyesiyle, notlarımın telif hakkını sadece üç yıllığına Gelişim Yayınları’na verdim. O tavsiye olmasa büyük ihtimal şimdi dizimi dövüyordum! O süreden sonra da telif hakları bende kalmak üzere Altın Nokta Yayınevi’nden kendi adımla bastırmaya devam ettim. Notların içeriğini değil ama görsel olarak amatörlüğünü bu yayınevi sayesinde aştık. 2018'den beri kitaplarımla ilgili her türlü işi kendim yapmaya başladım. Şu an herbiriyle övündüğüm MY MAT 1, MY MAT 2, MY MAT 3, MY MAT 4, MY GEO 1, MY GEO 2 ve MY GEO 3 adında Üniversiteye Giriş Sınavları’na hazırlık kitabı sanılan ama aslında öyle olmayan tamamen temel matematiği anlamayı hedefleyen 7 tane kitabım var. Onlar bir yandan halka dağılırken, kışları Adana’da kendi ofisimde, yazları da yine Ali hocanın 2007’de Şirince’de kurmuş olduğu Nesin Matematik Köyü’nde 2008’den beri liselilere ve lise matematik öğretmenlerine dersler verdim. Başarılı mıyım bilmem ama en azından doğumgünlerim kutlanıyor! 2015 senesinde 'ders yoğunluğumdan' özel ders vermeyi bıraktım. 2020'de pandemi oldu. Köy'e kimse gelemez oldu. Bir karar alarak dersleri online yaptık ve yaptığımız her ders kamerayla kayda alındı. Yaz sonunda çekilmiş videolarımı 7 ayrı kitabımla uyuşacak şekilde 7 ayrı video eğitim setine dönüştürdüm. 21 Eylül 2020'den itibaren bu eğitim setlerini halka duyurmaya başladık. Ülkemizin (ve bilhassa Azerbaycan'ın) öğrenci ve öğretmenlerinin gelişimine önemli katkıları olacağını düşünüyorum. Ne diyeyim, Allah mahcup etmesin... Hayat şimdilik böyle seyrediyor, ileride ne olacak, kim bilir?!